Akdamar Adasının Az Bilinen Hikayesi | Ahtamara | Van
Rivayete göre, Akdamar adasında yaşayan Ermeni bir keşişin “Tamar” isminde güzeller güzeli bir kızı vardır Adanın etrafında çobanlık yapan genç, bu kıza âşık olur. Genç çoban, Tamar’ı görmek uğruna her gece ama her gece adaya doğru yüzer. Tamar da sevdiği bu aşık gence yardım etmek için karanlıkta elinde bir fenerle bekler.
Bir gün Tamar’ın babası bu durumdan haberdar olur ve öfkelenir. Bu birlikteliği istemediği için fırtınalı ve yağmurlu bir geceyi seçer. O gece eline bir fener alır ve adanın kıyısına kadar iner. Elindeki fenerle habire yer değiştirir. Böylelikle genç aşığın boşuna yüzmesine ve de yorulmasına neden olur. Yüzmekten bitap düşmüş çoban ise boğulur. Biçare “Ah Tamar!” deyu son nefesini Van Gölünün soğuk sularında verir. Sevdiğinin feryadına dayanamayan Tamar, kendini göle bırakır… Yıllarca dilden dile dolaşan bu hikayeyle, genç aşığın feryadı adaya ismini verir. Ah Tamara olur Ahtamar… Dilin evrimleşmesiyle son hali olan Akdamar ismini alır.
Aslı nicedir, efsane doğru mudur bilinmez. Hem zaten bu topraklarda hikayenin doğruluğuna bakılmaz. Fotoğraf Koray Kalay’a ait. Dünya garip bir kalabalık. Bu topraklar çok hikaye gördü. Ne kütüphaneler yakıldı, ne kanlar döküldü. Herkes kitabı ilk kaynak bildi. Oysaki bu külli yanılgı… Son insana kadar hikaye devam edecek.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
